Siyasal Bir Direnç Mekanizması Olarak Podcast Yayıncılığı

Abstract

Dijitalleşmeyle birlikte hayatımızı giren sosyal medya kavramı, belki üzerine yüzlerce çalışmanın yapıldığı ancak yine de bir o kadar daha araştırmanın literatüre katkı sağlayabileceği kadar derin bir yapıya sahiptir. Birbiri ardına kullanıma giren platformlar, her bir yapının hitap ettiği toplumsal kimlikler, verilen ve alınan mesajların önemi ve hareket alanları ilgili yapıyı çok daha değerli kılan özelliklerin temelini oluşturmaktadır. 21. yüzyılla birlikte savaşların dahi askeri değil teknoloji gücüyle devam ettiği yenidünya düzeninde dijital ulaşılabilirlik, ulusların sosyo-demografik özelliklerine kadar sirayet etmektedir. Bu etkinin farkına vararak hareket eden siyasi aktörler ise rüzgârın yönünü kendi çıkarları doğrultusunda çevirmektedir. İnsanlık tarihi boyunca belki de barutun kullanılmadığı tek ve en önemli silah olan kitle iletişim medyası, dönüşen dünyayla birlikte dünyanın en ücra köşesi olarak adlandırılabilen noktalara kadar ulaşmaktadır. Uydular aracılığıyla ulaşılabilen tek bir sinyal, kilometrelerce uzaktaki toplumlar hakkında fikir edinmemize ve tavır geliştirmemize imkan sağlamaktadır. Böylesi bir gücün varlığı ise dünyanın gidişatına yön veren siyasi aktörlerin en kıymetli çalışma alanlarını oluşturmaktadır. Dolayısıyla bu makalenin de sorunsallarından birini oluşturan medyanın ulaşılabilirliği ve toplumsal dinamiklerdeki dönüştürücü gücü, yeni dijital platformlar üzerinden incelenmektedir. Çalışma genelinde önemine vurgu yapılan birçok sosyal medya uygulaması arasında podcast yayıncılığı üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. Amerika ve Avrupa ülkeleri için varlığı ve gücü kabul edilmiş ancak Türkiye özelinde henüz bakir sayılabilecek podcast uygulaması bu makalenin irdelediği bir sac ayağı olmaktadır. Siyasi arenada sahip olduğu güç ve beraberinde yarattığı etki alanı üzerinden bir durum analizine değinilmiştir. Yeni ve etkisi tam olarak keşfedilmemiş bir iletişim platformu olan podcast yayıncılığının, dünya genelinde ve Türkiye özelindeki konumu üzerinden bir literatür taraması yapılmıştır. Böylelikle 2000’li yıllarla birlikte hayatımıza giren radyonun yeni ve kalıcı versiyonu olan podcastlerin eleştirel medya için önemine değinilerek çeşitli varsayımlarda bulunulmuştur. Bu bağlamda çalışmanın ana hattını oluşturan podcast yayıncılığının Türkiye ayağında ki siyasal yapılanması, amacı ve konumu geniş bir perspektifte tartışılmıştır.