{"title":"Popüler Türk romanlarında aşk ve evlilik (1939-1945)","authors":"Sibel Karadoğan, Öznur Özdarici","doi":"10.29000/rumelide.1396748","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Türk romanı başlangıcından itibaren kadın, aşk ve evlilik konularını ele almıştır. Özellikle toplumsal hayatta kadının değişen yeri, aşk ve evliliğin seyrini değiştirmiştir. Aşk ve evlilikte kadın edilgen konumundan sıyrılarak seçici ve belirleyici olmuştur. Cumhuriyet Dönemi’nde yazılan popüler aşk romanlarının ana teması kadın erkek ilişkileri üzerine kurulmuştur. Bu romanlarda geleneksel evlilik modeli olan görücü usulü evliliklerin aksayan yönleri gösterilirken olması gerekenin aşk evliliği olduğu düşüncesi ele alınır. Romanlarda kahramanlar kuvvetle özlemini duydukları romantik bir aşk isteği içerisindedir. Bu isteklerine ulaştıklarında ise hayatın anlamı ve mutluluklarına ulaşmış olurlar. Dolayısıyla evlilikte idealize edilmiş fakat anlamı sorgulanmamış bir aşk tasarımı sunarlar. Kadın erkek ilişkilerindeki modernleşme isteğinin olumsuzluklarına da değinen yazarlar, özellikle evlilik dışı ilişkilerin bireysel ve toplumsal çıkmazlarına yer verirler. Kadın erkek ilişkilerinde flört normalleştirilerek muhafazakâr toplum yapısı kırılmaya çalışılmıştır. Bunun temel sebebi, modern yaşam tarzını oluşturma isteğidir. Ama yazarlar, evlilik olmadan yaşanan ilişkilerin özellikle kadının bağlılık duygusunu kaybetmesine, aile kurumunun çökmesine ve toplumsal yozlaşmaya sebep olduğunu göstermek ister. Bu sebeple aşkın evliliğe vesile olabilecek yegâne güç olduğu ve cinselliğin aşkın tamamlayıcı unsuru olarak evlilikte yaşanması gerektiği mesajını verirler. Bu çalışmada aşk ve evlilik konusu; Muazzez Tahsin Berkand, Mükerrem Kâmil Su, Peride Celal, Kerime Nadir, Esat Mahmut Karakurt, Oğuz Özdeş, Mahmut Yesari romanlarından hareketle örneklendirilmiştir.","PeriodicalId":509346,"journal":{"name":"RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi","volume":"12 1","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-11-27","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.29000/rumelide.1396748","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Türk romanı başlangıcından itibaren kadın, aşk ve evlilik konularını ele almıştır. Özellikle toplumsal hayatta kadının değişen yeri, aşk ve evliliğin seyrini değiştirmiştir. Aşk ve evlilikte kadın edilgen konumundan sıyrılarak seçici ve belirleyici olmuştur. Cumhuriyet Dönemi’nde yazılan popüler aşk romanlarının ana teması kadın erkek ilişkileri üzerine kurulmuştur. Bu romanlarda geleneksel evlilik modeli olan görücü usulü evliliklerin aksayan yönleri gösterilirken olması gerekenin aşk evliliği olduğu düşüncesi ele alınır. Romanlarda kahramanlar kuvvetle özlemini duydukları romantik bir aşk isteği içerisindedir. Bu isteklerine ulaştıklarında ise hayatın anlamı ve mutluluklarına ulaşmış olurlar. Dolayısıyla evlilikte idealize edilmiş fakat anlamı sorgulanmamış bir aşk tasarımı sunarlar. Kadın erkek ilişkilerindeki modernleşme isteğinin olumsuzluklarına da değinen yazarlar, özellikle evlilik dışı ilişkilerin bireysel ve toplumsal çıkmazlarına yer verirler. Kadın erkek ilişkilerinde flört normalleştirilerek muhafazakâr toplum yapısı kırılmaya çalışılmıştır. Bunun temel sebebi, modern yaşam tarzını oluşturma isteğidir. Ama yazarlar, evlilik olmadan yaşanan ilişkilerin özellikle kadının bağlılık duygusunu kaybetmesine, aile kurumunun çökmesine ve toplumsal yozlaşmaya sebep olduğunu göstermek ister. Bu sebeple aşkın evliliğe vesile olabilecek yegâne güç olduğu ve cinselliğin aşkın tamamlayıcı unsuru olarak evlilikte yaşanması gerektiği mesajını verirler. Bu çalışmada aşk ve evlilik konusu; Muazzez Tahsin Berkand, Mükerrem Kâmil Su, Peride Celal, Kerime Nadir, Esat Mahmut Karakurt, Oğuz Özdeş, Mahmut Yesari romanlarından hareketle örneklendirilmiştir.