{"title":"12 Mart Muhtırası’na Giden Yol ve Ara Rejimin İhdası: Pretoryanizm Tipolojisi Çerçevesinde Bir Değerlendirme","authors":"Kerem Yavaşça","doi":"10.12658/m0710","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"12 Mart Muhtırası çok partili dönemde Türkiye’de demokrasiyi kesintiye uğratan ikinci askeri müdahaledir. 27 Mayıs’ta yönetime el koyan askerlerin şekillendirdikleri rejimin arzu ettikleri ölçüde işlememesi, on bir yıl sonra askerlerin sivil yönetime tekrar müdahale etmesinin temel nedeni olmuştur. Ancak 12 Mart’ta gerçekleşen müdahale, şekil ve müdahalenin boyutu açısından 27 Mayıs 1960’ta gerçekleşen darbeden farklılıklar göstermektedir. Askerler, 27 Mayıs’ta iktidarı doğrudan ele alırken, 12 Mart 1971’de yerinden alma darbesi (displacement coup) geçekleşmiştir. Yani mevcut hükümet istifaya zorlanarak, yerine askerlerin güdümünde hareket eden yeni bir sivil hükümet kurulmuştur. 12 Mart’ta müdahale biçimimin belirlenmesinde en önemli faktörlerden biri ise politize olmuş üst düzey subayların arasındaki siyasete dair görüş ayrılıklarıdır. Keza askerlerin siyasete bakış açıları ve buna bağlı olarak seçtikleri yöntemler, darbe sonrasında şekillenen siyasal rejim üzerinde de belirleyici olmuştur. Bu noktada bir siyasi aktör haline gelen askerlerin siyaseten davranışlarını anlamak için Eric A. Nordlinger’in ortaya koyduğu Pretoryan tipoloji oldukça kullanışlıdır. Zira Nordlinger’in ılımlı pretoryanizm kavramlaştırması, 12 Mart sürecinde yüksek rütbeli subayların siyasete bakış açılarını ve buna bağlı olarak siyaseten davranışlarını anlamayı kolaylaştırmaktadır. 12 Mart Muhtırası’nı ve ardından 1971-1973 yılları arasında geçerli olan rejimi teorik çerçeveye oturtarak açıklamak ve siyasal süreci bu bağlamda anlamlandırmak askerlerin ülke yönetimini doğrudan -en uzun süre- ele aldıkları 12 Eylül’e giden yola ışık tutacaktır.","PeriodicalId":53769,"journal":{"name":"Insan & Toplum-The Journal of Humanity & Society","volume":null,"pages":null},"PeriodicalIF":0.1000,"publicationDate":"2023-09-01","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Insan & Toplum-The Journal of Humanity & Society","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.12658/m0710","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"Q4","JCRName":"SOCIAL SCIENCES, INTERDISCIPLINARY","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
12 Mart Muhtırası çok partili dönemde Türkiye’de demokrasiyi kesintiye uğratan ikinci askeri müdahaledir. 27 Mayıs’ta yönetime el koyan askerlerin şekillendirdikleri rejimin arzu ettikleri ölçüde işlememesi, on bir yıl sonra askerlerin sivil yönetime tekrar müdahale etmesinin temel nedeni olmuştur. Ancak 12 Mart’ta gerçekleşen müdahale, şekil ve müdahalenin boyutu açısından 27 Mayıs 1960’ta gerçekleşen darbeden farklılıklar göstermektedir. Askerler, 27 Mayıs’ta iktidarı doğrudan ele alırken, 12 Mart 1971’de yerinden alma darbesi (displacement coup) geçekleşmiştir. Yani mevcut hükümet istifaya zorlanarak, yerine askerlerin güdümünde hareket eden yeni bir sivil hükümet kurulmuştur. 12 Mart’ta müdahale biçimimin belirlenmesinde en önemli faktörlerden biri ise politize olmuş üst düzey subayların arasındaki siyasete dair görüş ayrılıklarıdır. Keza askerlerin siyasete bakış açıları ve buna bağlı olarak seçtikleri yöntemler, darbe sonrasında şekillenen siyasal rejim üzerinde de belirleyici olmuştur. Bu noktada bir siyasi aktör haline gelen askerlerin siyaseten davranışlarını anlamak için Eric A. Nordlinger’in ortaya koyduğu Pretoryan tipoloji oldukça kullanışlıdır. Zira Nordlinger’in ılımlı pretoryanizm kavramlaştırması, 12 Mart sürecinde yüksek rütbeli subayların siyasete bakış açılarını ve buna bağlı olarak siyaseten davranışlarını anlamayı kolaylaştırmaktadır. 12 Mart Muhtırası’nı ve ardından 1971-1973 yılları arasında geçerli olan rejimi teorik çerçeveye oturtarak açıklamak ve siyasal süreci bu bağlamda anlamlandırmak askerlerin ülke yönetimini doğrudan -en uzun süre- ele aldıkları 12 Eylül’e giden yola ışık tutacaktır.