CUMHURİYET MODERNLEŞMESİNİN GENÇ KADIN PİLOTU: SABİHA GÖKÇEN

Abstract

Kadin ve erkegin cinsiyet uzerinden elde ettigi kimlik ve toplumun dayattigi normlar yuzyillardir devam eden sorundur. Kadin kimliginin toplumsal, sosyal, siyasal ve hukuksal alan gibi bircok alanda kendine yer bulabilme cabasi erkekler ile esit sartlara sahip olmasini zorunlu kilmistir. Osmanli Devleti'nde dinin ve genel normlarin etkisi ile kisitlanan kadinin, toplumsal statusu tartisilmis ve kadinlar seslerini farkli sekillerde duyurmaya baslamistir. Osmanli kadinlarinin, ozellikle II. Mesrutiyet sonrasinda hak talep etme surecinde baslayan hareketlilik, yillardir suregelen geleneksel yasam bicimine karsi dengeleri altust etmeye baslamistir. Osmanli toplumundaki aydin kadinlar, toplumsal normlari goz ardi ederek hakli taleplerini dile getirmis ve Cumhuriyet devrimleri ile bu surec daha da anlamlanmistir. Kadinin, erkek egemen toplum dusuncesinden siyrilma cabasi Cumhuriyet modernlesmesi ile olusturulmak istenen kadin imajiyla ortusmustur. Toplumda ve siyasal yapida yasanan degisimler kadini ikincil bir varlik statusunden cikarmis, dis dunyaya acilan, modern ve cagdas Turk kadinini yaratmistir. Boylelikle Turk kadinlari erkekler tarafindan yapilabilirligi dusunulen mesleklere yonelmislerdir. Buradan hareketle bu calisma genellikle erkek meslegi kabul edilen savas pilotlugunun basarili bir kadin ornegi olarak Sabiha Gokcen uzerinde yogunlasmistir. Ataturk’un yaninda buyuyen Sabiha Gokcen, donemin toplumsal normlari karsisinda basarili bir cizgi cizerek “goklerin kizi Sabiha” olmustur. Bu calismada Sabiha Gokcen ozelinde Turk kadininin mucadeleci, ilerlemeci ve cagdas yani anlatilmistir. Bu konu uzerinde yazilmis makale ve kitaplar calismanin araclarini olusturmustur.