{"title":"HZ. DAVUT İLE GOLYAT İKONOGRAFİSİ ÜZERİNE KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ","authors":"Akın Tercanli","doi":"10.31834/ortadoguvegoc.1118182","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Kitab-ı Mukaddes’te Kral-lider olarak adı geçen Hz. Davut (M.Ö. 1004-965), İslâm inancında İsrailoğulları’na gönderilen ve kendisine Zebur verilen peygamber olarak tanımlanmaktadır. “Davut” kelimesi, İbranicede “en çok sevilen göz bebeği” anlamına gelir. Davut’un hayatı, krallık devresi ve karakteriyle ilgili bilgiler, Yahudi kutsal kitabı Tora-I, Samuel I-II, Krallar-I ve Tarihler-I başlığını taşıyan kitaplarda yer alır. Samuel-I kitabındaki bilgilere göre genç bir çoban iken Filistliler (Filistinliler) ve İsrailliler arasındaki savaşa kendi istediğiyle dâhil olan Davut, İsrail halkına meydan okuyan “boyu altı arşın” (2.9 m.) olan, “baldırlarını zırhla kapatan” ve “beş bin şikel” (57.5 kg.) ağırlığında “tunç bir zırh kuşanan” Golyat adındaki dövüşçüye meydan okumuştur. Meydan okuma sonunda Golyat ile karşı karşıya gelen Davut rakibinin kışkırtmaları sonucunda ona “Sen kılıçla, mızrakla, palayla üzerime geliyorsun bense meydan okuduğun İsrail ordusunun Tanrısı, Her şeye egemen Rab’bin adıyla senin üzerine geliyorum” diyerek cevap vermiştir. Düşmanın saldırısını ustaca savuşturan genç Davut, elindeki sapanla alnın ortasından vurarak Golyat’ı önce yere sermiş ardından da onun üzerine çıkarak kılıçla onun başını kesmiştir. Meydan okuma vasıtasıyla gerçekleşen bu hadise Davut’un askeri ve siyasi kariyerini de başlatmış olur. Tasvir sanatları açısından özellikle Avrupa resminde çok fazla geniş yer tutan bu ikonografik konu hem Tevrat hem de Kur’an-ı Kerim’de detaylı bir şekilde açıklanmaktadır. İki din arasındaki ortak ikonografik metni dikkatli bir şekilde analiz ettiğimizde tek farkın Hz. Davut yerine “Kral David” Golyat yerine de “Câlût” denmesiyle sınırlı olmadığı bir başka ifade ile kutsal anlatılardaki tek farkın “isimlendirme” olmadığı net bir şekilde görülür. Ortadoğu kaynaklı iki dinin aynı ikonografik metinleri farklı yorumlamasıyla başlayan değişimler, İslamiyet’in kutsal kişiliklerin tasvirini yasaklayan genel tutumu ve Hristiyanlığın bu konudaki “serbest” yaklaşımı sanat açısından konunun daha farklı bir zeminde ilerlemesine doğrudan olanak sağlamıştır. Biz de bu çalışmamızda semavi dinlerin kutsal olarak kabul ettiği ancak sadece İslamiyet’in “Peygamber” olarak benimsediği Hz. Davut’un tarih sahnesine çıkmasına sebep olan bir mücadeleyi ikonografik açıdan karşılaştırmalı bir şekilde ele alacağız. Çalışmamızın temel amacı Hz. Davut ve Golyat ikonografisinin dinler arasındaki metinsel farklılıkları ve bu farklılıkların sanatsal izdüşümlerini belirlemektir.","PeriodicalId":267484,"journal":{"name":"Ortadoğu ve Göç","volume":"184 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2022-06-15","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Ortadoğu ve Göç","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.31834/ortadoguvegoc.1118182","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Kitab-ı Mukaddes’te Kral-lider olarak adı geçen Hz. Davut (M.Ö. 1004-965), İslâm inancında İsrailoğulları’na gönderilen ve kendisine Zebur verilen peygamber olarak tanımlanmaktadır. “Davut” kelimesi, İbranicede “en çok sevilen göz bebeği” anlamına gelir. Davut’un hayatı, krallık devresi ve karakteriyle ilgili bilgiler, Yahudi kutsal kitabı Tora-I, Samuel I-II, Krallar-I ve Tarihler-I başlığını taşıyan kitaplarda yer alır. Samuel-I kitabındaki bilgilere göre genç bir çoban iken Filistliler (Filistinliler) ve İsrailliler arasındaki savaşa kendi istediğiyle dâhil olan Davut, İsrail halkına meydan okuyan “boyu altı arşın” (2.9 m.) olan, “baldırlarını zırhla kapatan” ve “beş bin şikel” (57.5 kg.) ağırlığında “tunç bir zırh kuşanan” Golyat adındaki dövüşçüye meydan okumuştur. Meydan okuma sonunda Golyat ile karşı karşıya gelen Davut rakibinin kışkırtmaları sonucunda ona “Sen kılıçla, mızrakla, palayla üzerime geliyorsun bense meydan okuduğun İsrail ordusunun Tanrısı, Her şeye egemen Rab’bin adıyla senin üzerine geliyorum” diyerek cevap vermiştir. Düşmanın saldırısını ustaca savuşturan genç Davut, elindeki sapanla alnın ortasından vurarak Golyat’ı önce yere sermiş ardından da onun üzerine çıkarak kılıçla onun başını kesmiştir. Meydan okuma vasıtasıyla gerçekleşen bu hadise Davut’un askeri ve siyasi kariyerini de başlatmış olur. Tasvir sanatları açısından özellikle Avrupa resminde çok fazla geniş yer tutan bu ikonografik konu hem Tevrat hem de Kur’an-ı Kerim’de detaylı bir şekilde açıklanmaktadır. İki din arasındaki ortak ikonografik metni dikkatli bir şekilde analiz ettiğimizde tek farkın Hz. Davut yerine “Kral David” Golyat yerine de “Câlût” denmesiyle sınırlı olmadığı bir başka ifade ile kutsal anlatılardaki tek farkın “isimlendirme” olmadığı net bir şekilde görülür. Ortadoğu kaynaklı iki dinin aynı ikonografik metinleri farklı yorumlamasıyla başlayan değişimler, İslamiyet’in kutsal kişiliklerin tasvirini yasaklayan genel tutumu ve Hristiyanlığın bu konudaki “serbest” yaklaşımı sanat açısından konunun daha farklı bir zeminde ilerlemesine doğrudan olanak sağlamıştır. Biz de bu çalışmamızda semavi dinlerin kutsal olarak kabul ettiği ancak sadece İslamiyet’in “Peygamber” olarak benimsediği Hz. Davut’un tarih sahnesine çıkmasına sebep olan bir mücadeleyi ikonografik açıdan karşılaştırmalı bir şekilde ele alacağız. Çalışmamızın temel amacı Hz. Davut ve Golyat ikonografisinin dinler arasındaki metinsel farklılıkları ve bu farklılıkların sanatsal izdüşümlerini belirlemektir.