Hollywood Sinemasında Toplumsal Cinsiyetin İzini Sürmek: Kramer vs Kramer’den Kırk Yıl Sonra Marriage Story

Abstract

Bu calismada sinemada modern aile filmlerinin oncusu olarak kabul edilen Kramer vs. Kramer (Kramer Kramer’e Karsi, Robert Benton, 1979) ve kirk yil sonra benzeri bir hikâyeyi yeniden ureten Marriage Story (Evlilik Hikayesi, Noah Baumbach, 2019) filmleri, feminist perspektif cercevesinde analiz edilmistir. Gecen zamana bagli olarak pek cok alanda buyuk toplumsal donusumler yasanmasina ragmen sinemasal anlati formlarinda toplumsal cinsiyet temsillerinin degismemis olmasi, filmlerin secilmesinde etkili olmustur. Her iki film de, modern birer aile hikâyesidir ve cinsiyet hiyerarsisini evlilik kurumu odaginda ortaya koymaktadir. Feminist elestirinin kullandigi pek cok kavramin uzerinde duran filmler, toplumsal cinsiyet olgusunun iki zit kutbunun izlerini surmeye olanak tanimaktadir. Secilen filmlerde kadinin ozne olma mucadelesinden dogan hikâyeleri, anti-feminist bir bakisla insa edilmistir. Ayrica, bekar babalarin ebeveynlik rolu “magdur erkek figuru”yle tasvir edilmistir. Bu dogrultuda calismada, Kramer vs. Kramer ve Marriage Story, annelik-kariyer catismasi, kadinlarin ozne olma ve bireysellik talebi ve son olarak kahraman ve magdur erkek temsili gibi farkli kategoriler araciligiyla tartisilmistir. Filmlerin anlatisinin merkezinde erkek karakterlerin oldugu, kadinin mukemmel olma gerekliligiyle erkegin hos gorulen kusurlariyla karakterize edildigi, cinsiyet hiyerarsisini elestiren bir hikâyeden dogmasina ragmen altinin doldurulmayarak, patriarkayi pekistiren bir soylemi oldugu bulgulanmistir. Calismada, yerlesik degerlerin sinemada koklenmis bir cinsiyet yaklasimini devam ettirdigi savunulmaktadir.