{"title":"Even if I G oto Konya, My Heart is Still in That Place; Poems About Samsun of Baba Hüsni Who is One of The Last Divan Poets","authors":"M. Erdoğan","doi":"10.30622/tarr.1275997","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"Sonradan “Baba Hüsnî” diye tanınacak olan şair ve muallim Hüseyin Hüsnü (Ozanbay), 1882’de Dağıstan’da doğmuş, ilk ve orta tahsilini memleketinde yapmış, ardından İstanbul’da önce Dârülmuallimîn’i daha sonra da Dârülfünûn Edebiyat Fakültesi’ni bitirmiştir. 1909’da İşkodra İdadisi Türkçe ve edebiyat öğretmenliğine başlayan Hüsnî, 1911 yılında Samsun Lisesi edebiyat ve Türkçe öğretmenliğine tayin edilmiştir. Şairin 30 yaşlarında başlayan Samsun macerası 20 yıldan uzun bir süre devam etmiştir. Samsun’da şairliğiyle de tanınan Baba Hüsnî; sivri dilli ve rint-meşrep oluşunun tesiriyle, buradan kendi isteği dışında ve maaşı düşürülerek Konya’ya gönderilmiş, 8 yıl da Konya’da görev yaptıktan sonra, 1942’de vefat etmiştir. Mezarı Üçler Mezarlığı’ndadır. Son divan şairlerinden biri sayılabilecek Baba Hüsnî, her ne kadar şekil itibarıyla eskiyi devam ettirse de halk şiirinden de yararlanmıştır. Bu yüzden Hüsnî’yi döneminin divan edebiyatı ile halk edebiyatı arasında köprü görevi gören şairlerinden biri olarak değerlendirmek mümkündür. Hüsnî’nin bilinen tek eseri Divan’ıdır. İki yazma nüshası olan Baba Hüsnî Divanı’nda dini ve tasavvufi konular, dönemden şikâyet ve eleştiri, aşk teması, tarihi olaylar, ölüm gibi çok farklı konular işlenmiştir. Şiirlerinin mizahî yönü de olan şair, ayrıca millî ve hamasi şiirler de yazmıştır. Baba Hüsnî Divanı, Osmanlı’nın son ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan maddi ve manevi zorlukları, Millî Mücadele döneminde yurtta yaşananları konu alması, yazıldığı zaman ve mekânların sosyal hayatını yansıtması bakımından önemlidir. Baba Hüsnî Divanı’nda doğrudan Samsun’la ilgili 44 manzume bulunmaktadır. Bunların toplam mısra sayısı 1132’dir. Bu manzumelerin Samsun’un sosyal, kültürel, edebî, siyasi, hatta iktisadi tarihi açısından oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Hüsnî’nin Samsun’la ilgili şiirlerinde; dönemin Samsun ağalarından, milletvekillerinden, belediye reislerinden, şair ve yazarlarından, Samsun Çaparcılar Heyeti’nden, çeşitli siyasetçi ve devlet görevlilerinden söz edilmekte, zaman zaman da Samsun’un o dönemdeki âdetlerinden, yemeklerinden, halkından, fakirliğinden, sosyal ve iktisadi hayatından izlere rastlanmaktadır. Bu makalede önce Baba Hüsnî hakkında bilgi verilmiş, ardından Baba Hüsnî Divanı’nda bulunan Samsun ile ilgili manzumeler değerlendirilmiş ve bunların bazılarının çeviri yazılı metinleri sunulmuştur.","PeriodicalId":318431,"journal":{"name":"Turkish Academic Research Review - Türk Akademik Araştırmalar Dergisi [TARR]","volume":"47 1","pages":"0"},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2023-06-22","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":null,"platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Turkish Academic Research Review - Türk Akademik Araştırmalar Dergisi [TARR]","FirstCategoryId":"1085","ListUrlMain":"https://doi.org/10.30622/tarr.1275997","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
引用次数: 0
Abstract
Sonradan “Baba Hüsnî” diye tanınacak olan şair ve muallim Hüseyin Hüsnü (Ozanbay), 1882’de Dağıstan’da doğmuş, ilk ve orta tahsilini memleketinde yapmış, ardından İstanbul’da önce Dârülmuallimîn’i daha sonra da Dârülfünûn Edebiyat Fakültesi’ni bitirmiştir. 1909’da İşkodra İdadisi Türkçe ve edebiyat öğretmenliğine başlayan Hüsnî, 1911 yılında Samsun Lisesi edebiyat ve Türkçe öğretmenliğine tayin edilmiştir. Şairin 30 yaşlarında başlayan Samsun macerası 20 yıldan uzun bir süre devam etmiştir. Samsun’da şairliğiyle de tanınan Baba Hüsnî; sivri dilli ve rint-meşrep oluşunun tesiriyle, buradan kendi isteği dışında ve maaşı düşürülerek Konya’ya gönderilmiş, 8 yıl da Konya’da görev yaptıktan sonra, 1942’de vefat etmiştir. Mezarı Üçler Mezarlığı’ndadır. Son divan şairlerinden biri sayılabilecek Baba Hüsnî, her ne kadar şekil itibarıyla eskiyi devam ettirse de halk şiirinden de yararlanmıştır. Bu yüzden Hüsnî’yi döneminin divan edebiyatı ile halk edebiyatı arasında köprü görevi gören şairlerinden biri olarak değerlendirmek mümkündür. Hüsnî’nin bilinen tek eseri Divan’ıdır. İki yazma nüshası olan Baba Hüsnî Divanı’nda dini ve tasavvufi konular, dönemden şikâyet ve eleştiri, aşk teması, tarihi olaylar, ölüm gibi çok farklı konular işlenmiştir. Şiirlerinin mizahî yönü de olan şair, ayrıca millî ve hamasi şiirler de yazmıştır. Baba Hüsnî Divanı, Osmanlı’nın son ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan maddi ve manevi zorlukları, Millî Mücadele döneminde yurtta yaşananları konu alması, yazıldığı zaman ve mekânların sosyal hayatını yansıtması bakımından önemlidir. Baba Hüsnî Divanı’nda doğrudan Samsun’la ilgili 44 manzume bulunmaktadır. Bunların toplam mısra sayısı 1132’dir. Bu manzumelerin Samsun’un sosyal, kültürel, edebî, siyasi, hatta iktisadi tarihi açısından oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Hüsnî’nin Samsun’la ilgili şiirlerinde; dönemin Samsun ağalarından, milletvekillerinden, belediye reislerinden, şair ve yazarlarından, Samsun Çaparcılar Heyeti’nden, çeşitli siyasetçi ve devlet görevlilerinden söz edilmekte, zaman zaman da Samsun’un o dönemdeki âdetlerinden, yemeklerinden, halkından, fakirliğinden, sosyal ve iktisadi hayatından izlere rastlanmaktadır. Bu makalede önce Baba Hüsnî hakkında bilgi verilmiş, ardından Baba Hüsnî Divanı’nda bulunan Samsun ile ilgili manzumeler değerlendirilmiş ve bunların bazılarının çeviri yazılı metinleri sunulmuştur.