{"title":"海运货物保险的适用法律和被保险人公司索赔的法律选择效力 法律","authors":"İpek SARIÖZ BÜYÜKALP","doi":"10.54699/andhd.1386220","DOIUrl":null,"url":null,"abstract":"İrade serbestisinin bir görünümü olan hukuk seçimi, “sözleşmenin nispiliği” ilkesine dayanmaktadır. Tarafların karşılıklı irade beyanları temelindeki geçerli bir hukuk seçimi yalnızca sözleşmenin taraflarını bağlamaktadır. Bununla birlikte, hukuk seçimi içeren bir sözleşmeye dayalı olarak talepte bulunan üçüncü kişilerin durumu somut olayın şartlarına göre tartışma yaratabilmektedir. Bu özel durumlardan bir tanesi, deniz yoluyla taşımalarda yük sigortalarından doğan taleplere ilişkindir. \nÜlkeler arası mal satımında, malın deniz yoluyla taşınması ve bu taşıma sırasında yükün/malın sigortalanması ticari hayatın işleyişi çerçevesinde kaçınılmazdır. Malın yüklendiği yer ile boşaltılacağı yerin farklı ülkelerde bulunması nedeniyle kanunlar ihtilafı alanına giren bu tür sigorta sözleşmelerinde sigorta ettiren ile sigortacı arasında kararlaştırılan hukuk seçiminin, anılan sözleşmeye dayalı olarak sigortacıdan talepte bulunan malın sahibi sigortalıyı bağlayıp bağlamayacağı ya da hangi şartlarla bağlayabileceği, yabancılık unsurlu bu tür sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda önemli bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk hukukunda “tam üçüncü kişi yararına sözleşme” olarak nitelendirilen bu sigorta ilişkilerinde üçüncü kişinin hukuk seçimi ile bağlı olması borçlar hukuku ile kanunlar ihtilafı hukuku bağlamında farklı yaklaşımlar doğurabilecek niteliktedir. \nDiğer taraftan, sigorta sözleşmelerinin bir “yığın sözleşmesi” olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bir tarafın, diğer tarafça hazırlanan standart sözleşmeye “katılması” veya genel işlem şartlarında olduğu gibi ilgili şartları sözleşmenin karşı tarafı ile müzakere etmeksizin kabul etmesi ve hukuk seçiminin de bu şartlar içinde yer alması durumunda, hukuk seçiminin geçerliliği bakımından bazı sorunlar ile karşılaşılabilmektedir. Bu çalışmada, deniz yoluyla taşımalarda yük sigorta sözleşmelerinde yer alan hukuk seçiminin sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunan sigortalı bakımından ifade ettiği anlam ve bu seçimin bağlayıcı olup olmadığı sorusunun cevabı aranacaktır.","PeriodicalId":491438,"journal":{"name":"Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi dergisi","volume":" 44","pages":""},"PeriodicalIF":0.0000,"publicationDate":"2024-01-16","publicationTypes":"Journal Article","fieldsOfStudy":null,"isOpenAccess":false,"openAccessPdf":"","citationCount":"0","resultStr":"{\"title\":\"Applicable Law to Marine Cargo Insurance and the Effect of Choice of Law for the Claims of Assured Companies Law\",\"authors\":\"İpek SARIÖZ BÜYÜKALP\",\"doi\":\"10.54699/andhd.1386220\",\"DOIUrl\":null,\"url\":null,\"abstract\":\"İrade serbestisinin bir görünümü olan hukuk seçimi, “sözleşmenin nispiliği” ilkesine dayanmaktadır. Tarafların karşılıklı irade beyanları temelindeki geçerli bir hukuk seçimi yalnızca sözleşmenin taraflarını bağlamaktadır. Bununla birlikte, hukuk seçimi içeren bir sözleşmeye dayalı olarak talepte bulunan üçüncü kişilerin durumu somut olayın şartlarına göre tartışma yaratabilmektedir. Bu özel durumlardan bir tanesi, deniz yoluyla taşımalarda yük sigortalarından doğan taleplere ilişkindir. \\nÜlkeler arası mal satımında, malın deniz yoluyla taşınması ve bu taşıma sırasında yükün/malın sigortalanması ticari hayatın işleyişi çerçevesinde kaçınılmazdır. Malın yüklendiği yer ile boşaltılacağı yerin farklı ülkelerde bulunması nedeniyle kanunlar ihtilafı alanına giren bu tür sigorta sözleşmelerinde sigorta ettiren ile sigortacı arasında kararlaştırılan hukuk seçiminin, anılan sözleşmeye dayalı olarak sigortacıdan talepte bulunan malın sahibi sigortalıyı bağlayıp bağlamayacağı ya da hangi şartlarla bağlayabileceği, yabancılık unsurlu bu tür sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda önemli bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk hukukunda “tam üçüncü kişi yararına sözleşme” olarak nitelendirilen bu sigorta ilişkilerinde üçüncü kişinin hukuk seçimi ile bağlı olması borçlar hukuku ile kanunlar ihtilafı hukuku bağlamında farklı yaklaşımlar doğurabilecek niteliktedir. \\nDiğer taraftan, sigorta sözleşmelerinin bir “yığın sözleşmesi” olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bir tarafın, diğer tarafça hazırlanan standart sözleşmeye “katılması” veya genel işlem şartlarında olduğu gibi ilgili şartları sözleşmenin karşı tarafı ile müzakere etmeksizin kabul etmesi ve hukuk seçiminin de bu şartlar içinde yer alması durumunda, hukuk seçiminin geçerliliği bakımından bazı sorunlar ile karşılaşılabilmektedir. Bu çalışmada, deniz yoluyla taşımalarda yük sigorta sözleşmelerinde yer alan hukuk seçiminin sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunan sigortalı bakımından ifade ettiği anlam ve bu seçimin bağlayıcı olup olmadığı sorusunun cevabı aranacaktır.\",\"PeriodicalId\":491438,\"journal\":{\"name\":\"Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi dergisi\",\"volume\":\" 44\",\"pages\":\"\"},\"PeriodicalIF\":0.0000,\"publicationDate\":\"2024-01-16\",\"publicationTypes\":\"Journal Article\",\"fieldsOfStudy\":null,\"isOpenAccess\":false,\"openAccessPdf\":\"\",\"citationCount\":\"0\",\"resultStr\":null,\"platform\":\"Semanticscholar\",\"paperid\":null,\"PeriodicalName\":\"Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi dergisi\",\"FirstCategoryId\":\"0\",\"ListUrlMain\":\"https://doi.org/10.54699/andhd.1386220\",\"RegionNum\":0,\"RegionCategory\":null,\"ArticlePicture\":[],\"TitleCN\":null,\"AbstractTextCN\":null,\"PMCID\":null,\"EPubDate\":\"\",\"PubModel\":\"\",\"JCR\":\"\",\"JCRName\":\"\",\"Score\":null,\"Total\":0}","platform":"Semanticscholar","paperid":null,"PeriodicalName":"Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi dergisi","FirstCategoryId":"0","ListUrlMain":"https://doi.org/10.54699/andhd.1386220","RegionNum":0,"RegionCategory":null,"ArticlePicture":[],"TitleCN":null,"AbstractTextCN":null,"PMCID":null,"EPubDate":"","PubModel":"","JCR":"","JCRName":"","Score":null,"Total":0}
Applicable Law to Marine Cargo Insurance and the Effect of Choice of Law for the Claims of Assured Companies Law
İrade serbestisinin bir görünümü olan hukuk seçimi, “sözleşmenin nispiliği” ilkesine dayanmaktadır. Tarafların karşılıklı irade beyanları temelindeki geçerli bir hukuk seçimi yalnızca sözleşmenin taraflarını bağlamaktadır. Bununla birlikte, hukuk seçimi içeren bir sözleşmeye dayalı olarak talepte bulunan üçüncü kişilerin durumu somut olayın şartlarına göre tartışma yaratabilmektedir. Bu özel durumlardan bir tanesi, deniz yoluyla taşımalarda yük sigortalarından doğan taleplere ilişkindir.
Ülkeler arası mal satımında, malın deniz yoluyla taşınması ve bu taşıma sırasında yükün/malın sigortalanması ticari hayatın işleyişi çerçevesinde kaçınılmazdır. Malın yüklendiği yer ile boşaltılacağı yerin farklı ülkelerde bulunması nedeniyle kanunlar ihtilafı alanına giren bu tür sigorta sözleşmelerinde sigorta ettiren ile sigortacı arasında kararlaştırılan hukuk seçiminin, anılan sözleşmeye dayalı olarak sigortacıdan talepte bulunan malın sahibi sigortalıyı bağlayıp bağlamayacağı ya da hangi şartlarla bağlayabileceği, yabancılık unsurlu bu tür sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda önemli bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk hukukunda “tam üçüncü kişi yararına sözleşme” olarak nitelendirilen bu sigorta ilişkilerinde üçüncü kişinin hukuk seçimi ile bağlı olması borçlar hukuku ile kanunlar ihtilafı hukuku bağlamında farklı yaklaşımlar doğurabilecek niteliktedir.
Diğer taraftan, sigorta sözleşmelerinin bir “yığın sözleşmesi” olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bir tarafın, diğer tarafça hazırlanan standart sözleşmeye “katılması” veya genel işlem şartlarında olduğu gibi ilgili şartları sözleşmenin karşı tarafı ile müzakere etmeksizin kabul etmesi ve hukuk seçiminin de bu şartlar içinde yer alması durumunda, hukuk seçiminin geçerliliği bakımından bazı sorunlar ile karşılaşılabilmektedir. Bu çalışmada, deniz yoluyla taşımalarda yük sigorta sözleşmelerinde yer alan hukuk seçiminin sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunan sigortalı bakımından ifade ettiği anlam ve bu seçimin bağlayıcı olup olmadığı sorusunun cevabı aranacaktır.