[Evaluation of Anti-Endomysial Antibodies Using Monkey Esophagus and Liver Specimens in Celiac Disease Patients: Diagnostic Performance of IgA Detection Tests].

Abstract

Bu çalışmada, çölyak hastalığı (ÇH)'nın tanısında kullanılan anti-endomisyum (EMA) IgA antikorlarının saptanmasında maymun özofagus (MÖ) ve maymun karaciğer (MK) preparatlarının tanısal performanslarının karşılaştırılması ve anti-doku transglutaminaz (anti-TTG) IgA ile anti-deamin gliyadin peptit (GAF3X) IgA düzeyleriyle ilişkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Metodolojik ve kesitsel tasarımlı bu çalışmaya, selektif IgA eksikliği olmayan, ÇH ön tanılı 123 hasta dahil edilmiştir. EMA IgA testleri, MÖ ve MK preparatları kullanılarak indirekt immün floresan mikroskopisi (IIF) yöntemiyle değerlendirilmiştir. Serolojik testler (anti-TTG IgA ve GAF3X IgA) ELISA yöntemiyle analiz edilmiş, bağırsak biyopsisi sonuçları Marsh sınıflamasına göre kategorize edilmiştir. Testlerin tanısal performansı; duyarlılık, özgüllük, pozitif ve negatif prediktif değerler kullanılarak değerlendirilmiştir. Gruplar arasındaki farklar istatistiksel analizlerle incelenmiştir. Anti-TTG IgA pozitifliği saptanan 90 vakanın %96.67'si MK, %88.89'u ise MÖ testlerinde pozitif olarak değerlendirilmiştir. MÖ ve MK testleri arasında yüksek düzeyde bir uyum bulunmuş (Kappa= 0.692, p< 0.001), her iki preparatın da EMA IgA pozitifliğini saptamada benzer etkinliğe sahip olduğu gösterilmiştir. Ayrıca, Marsh skoru pozitifliği ile serolojik test sonuçları arasında güçlü bir ilişki saptanmıştır. MK testinin duyarlılığı %100, özgüllüğü %50, pozitif prediktif değeri %86 ve negatif prediktif değeri %100 olarak hesaplanmıştır. MÖ testi için ise duyarlılık %97.7, özgüllük %64.3, pozitif prediktif değeri %89.4 ve negatif prediktif değeri %90 bulunmuştur. Çocuk ve yetişkin grupları arasında kantitatif test sonuçlarında anlamlı farklılıklar gözlenmiştir (MK: p= 0.006; MÖ: p= 0.048). Ancak Marsh skoru pozitifliği üzerinde yaşın (p= 0.268) ve cinsiyetin (p= 0.775) etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. "Correspondence" analizi, MÖ ve MK kategorileri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki göstermiştir (p< 0.001) ve pozitif kategorilerde yüksek düzeyde bir korelasyon tespit edilmiştir. Anti-TTG IgA testi için yapılan alıcı işletim karakteristiği analizi sonucunda eğri altındaki alan değeri 0.822 olarak hesaplanmış, bu değer testin Marsh skoru pozitifliği ile negatifliğini ayırt etme kapasitesinin oldukça iyi olduğunu ortaya koymuştur. Optimal kesme noktası olarak belirlenen 223.84 RU/mL'de testin duyarlılığı %60.5, özgüllüğü ise %100 olarak bulunmuş, bu değer yüksek özgüllük ve biyopsi gerekliliğini azaltma potansiyeli açısından önem arz etmiştir. Sonuçlar, EMA IgA ve diğer serolojik testlerin ÇH tanısında yüksek tanısal değer sunduğunu desteklemiştir. EMA IgA testlerinin MÖ ve MK preparatları ile kullanımı, ÇH tanısında etkili bir serolojik yöntem olarak değerlendirilmiştir. MK preparatları, MÖ preparatlarına kıyasla daha yüksek duyarlılık sergilemiş ancak özgüllük açısından sınırlı bulunmuştur. Anti-TTG IgA testinin Marsh skoru pozitifliği ile ilişkisinde belirlenen optimal kesme noktası, klinik karar süreçlerine katkı sağlayabilir. Bu bulgular, biyopsi gerekliliğini azaltmayı hedefleyen tanısal yaklaşımlara ışık tutmuştur.